Arıcılık, Anadolu halkının eski zamanlardan beri bir gelenek olan bir faaliyettir. Tarihi geçmişine ek olarak, arıcılıktaki gelişmeler bilim ve teknolojinin ilerlemesiyle son yüzyıllarda hızlanmıştır. Bugünkü teknik anlamda, tarımsal bir üretim olan arıcılık, belirli amaçlar için \"arıları kullanma ve yönetme sanatı\" olarak tanımlanabilir. Diğer üretim dallarında olduğu gibi, arıcılıktaki amaç, en yüksek geliri en az maliyetle sağlamaktır. Teknik arıcılık ve başarı iki temel unsurdur. Bu iki temel unsurun seviyesi, arıcılıktan elde edilen gelirin seviyesini belirler. Bilgi ve deneyime dayanmayan ve teknik uygulamalar olmadan yapılan bir arıcılıkta başarı ve gelirden bahsetmek imkansızdır. Sıradan ve eski tarzda bir arıcılık herkes tarafından amatör bir şekilde yapılabilirken, teknik olarak güçlü ve başarılı bir arıcılık sadece bu konuda bilgi ve deneyime sahip olan insanlar tarafından yapılabilir.Arılar; bal, balmumu, arı sütü, arı zehiri, polen ve propolis gibi insan sağlığı ve beslenmesi açısından son derece değerli ürünler üretip toplamanın yanı sıra, doğal denge ve tarımsal üretimde de polinasyon hizmeti sağlayarak hayati öneme sahiptir. Arıların sağladığı en önemli faydalar, dünya genelinde tarım üretiminde artan miktar ve kalitede polinasyondur. Yatırımın kısa sürede karlılığa dönüşme potansiyeli ve başlangıç için az miktarda sermaye gerektirmesi, arıcılığı çekici kılmaktadır. Bugün, arıcılık en önemli tarımsal faaliyetlerden biri olarak kabul edilmektedir. Öte yandan, Türkiye'nin zengin florası ve çeşitli iklim bölgeleri, yerel arıcılığın gelişimine çok önemli katkılar sağlamaktadır. Arıcılığın ülke ekonomisine katkısı yılda 26.140 € olarak belirlenmiştir. Arılar, hem ekonomiye hem de bitkisel biyoçeşitliliğin sürdürülebilirliğine önemli katkılar sağlamaktadır. Bitkilerin yüzde 92'si arılar tarafından tozlaşmaktadır. Adaçayı, okaliptüs, narenciye, çam, funda, kekik, süt, meşe, kestane, ayçiçeği ve yabani bitkilerden bal üretimi Türkiye'nin her bölgesinde popülerdir. Bununla birlikte, dünya ortalaması olan kovan başına 20 kg bal üretiminin altında olan Türkiye'nin kovan başına 14 kg bal üretimi dünya sıralamasında 3. sıradadır. Arıları strese sokan yönetim ve çevresel sorunlar da dahil olmak üzere birçok faktör, bal üretimindeki potansiyel artışı sınırlamaktadır.(AI)
Atıf Sayısı :