COVID-19 pandemisi, bulaşıcı hastalıkların kontrolsüz bir şekilde yayılması ve sağlık sistemlerinin hazırlıksızlığını ortaya koymuştur. Bu pandemi, eczacılar gibi birçok meslek grubu için yeni bir deneyim olmuştur. Gelişmiş ülkelerde sağlık sistemleri, bulaşıcı olmayan hastalıkların tedavisine odaklanmıştır ve bulaşıcı hastalıklar genellikle üçüncü dünya ülkelerinin sorunu olarak görülmüştür. Ancak 21. yüzyılın başından itibaren yeni pandemiler ortaya çıkmıştır. Bu pandemiler, koruyucu sağlığa yeterli yatırım yapılmaması nedeniyle önlenebilir hastalıkların bile ölüme neden olabileceğini göstermiştir. COVID-19 pandemisi, dünyayı değiştirebilecek bir etkiye sahiptir ve uzmanlar salgınların artarak devam edeceğini düşünmektedir. Virüs, herkesi etkileyebilse de kronik hastalar, yaşlılar ve yoksullar gibi daha savunmasız gruplar daha fazla zarar görmektedir. Ayrıca, virüsün kontrol altına alınması ile ülkelerin insan gelişme endeksi arasında bir ilişki bulunmaktadır. Bu endeks, sağlık altyapısının güçlendirilmesi, sağlık okuryazarlığının artırılması ve yeterli ücretlerin alınması gibi faktörleri değerlendirmektedir. Bu nedenle, pandemilerle mücadelede sosyal sorumluluk çalışmalarının önemi büyüktür. Eczacılar da bu süreçte önemli bir rol oynamaktadır.(AI)