Bu metinde, iskemi reperfüzyon çalışmalarında dikkat edilmesi gereken hususlar üzerinde durulmaktadır. Preklinik çalışmalarda hayvan modelleri kullanılarak fizyolojik ve patolojik mekanizmaların öğrenilmesi, tanı koyma ve yeni tedavi yöntemlerinin geliştirilmesi amaçlanmaktadır. Hayvan modeli oluşturulurken hayvanın türü, cinsi, yaşı, cinsiyeti ve çevresel faktörlerin dikkate alınması önemlidir. Hayvan türünün seçiminde, elde edilen sonuçların kliniğe uyarlanabilirliği ve hayvanın anatomik ve fizyolojik özellikleri göz önünde bulundurulmalıdır. Fareler ve sıçanlar, iskemi reperfüzyon çalışmalarında en çok tercih edilen hayvan modelleridir. Bu hayvanlar, etik açıdan sorun teşkil etmemeleri, insanlara anatomik, fizyolojik ve genetik olarak benzemeleri, literatürde çok sayıda bilgi bulunması, genetik modifikasyonların uygulanabilmesi gibi avantajlara sahiptir. Fareler özellikle genetik çalışmalarda sıkça kullanılmaktadır. Sıçanlar ise büyük boyutları nedeniyle cerrahi işlemler ve diğer testlerin kolaylaştırılmasında tercih edilmektedir. Wistar albino ve Sprague Dawley sıçanlar, bilimsel araştırmalarda en çok tercih edilen cinslerdir. Ancak, kullanılan model ve seçilen iskemi reperfüzyon çeşidine göre farklı yanıtlar oluşabilmektedir. Sıçan ve farelerle yapılan deneylerde bazı zorluklar bulunmaktadır, örneğin damarların küçük olması nedeniyle bölgesel metabolizma ve fonksiyon ölçümü zordur. Ayrıca, küçük damarlarda klempleme ile oluşan iskemi sonucu klemp ortadan kaldırıldığı zaman anlık reperfüzyon her zaman meydana gelmeyebilir. Bu nedenle, iskemi reperfüzyon çalışmalarında hayvan modeli seçimi ve dikkat edilmesi gereken hususlar önemlidir.(AI)
Atıf Sayısı :