Bu makalede, yurt dışına Türk göçü ve göçün etkileri incelenmektedir. Göç kavramı, insanlık tarihi boyunca bireylerin ve toplumların yaşamını etkilemiş ve aynı zamanda bu kavramlardan etkilenmiştir. Göç, mekânsal bir değişikliğe karşılık gelme olarak tanımlanırken, TDK Türkçe Sözlükte ise ekonomik, toplumsal veya siyasi sebeplerle bireylerin ve toplulukların bir yerleşim yerinden başka bir yerleşim yerine gitme işi olarak tanımlanmaktadır. Göç olgusu demografik, coğrafi, siyasi, ekonomik ve sosyolojik içeriklere sahip olduğu için çok yönlü bir kavramdır. Tarihin her döneminde çeşitli göç hareketlerinin yaşanması kaçınılmazdır. II. Dünya Savaşı sonrasında dünya üzerinde yaşanan ekonomik farklılıklar, dünya ülkelerini farklı arayışlara sürüklemiştir. Türkiye'de yaşanan ekonomik olumsuzluklar, Batı Avrupa'ya göç trendini yaratırken, Batı Avrupa'da ise işçi açığını kapatmak amacıyla güney Avrupa ülkeleri ve diğer ülkeler hedef ülkeler olarak belirlenmiştir. Avrupa ülkeleri, bu ülkelerle ikili anlaşmalar yaparak iş gücü açıklarını kapatmaya çalışmıştır. Ancak daha sonra nitelikli işçilerin kaybı konusundaki olumsuz etkileri gözlemleyen bazı ülkeler işçi gönderimini durdurmuştur. Türkiye ise işçi gönderimini artırmıştır. Bu şekilde Türkiye'den diğer ülkelere artan iş gücü göçünde yeni kapılar aralanmış ve ülkemiz, Batı Avrupa için iş gücünün sağlanmasında önemli bir rol oynamıştır.(AI)