Son yıllarda immüno-onkoloji alanında önemli gelişmeler yaşanmaktadır. Bu gelişmeler, immün kontrol noktası inhibitörleri (İKİ) olarak adlandırılan ajanlarla birlikte birçok kanser tipinde olumlu sonuçlar elde edildiğini göstermektedir. Meme kanseri, dünya genelinde kadınlarda en sık görülen kanser türüdür ve kansere bağlı ölümlerde ikinci sıradadır. Meme kanseri genellikle zayıf immünojenik özelliklere sahiptir ve düşük tümör mutasyon yüküne sahiptir. Ancak, meme kanserinde PD-L1 adı verilen bir proteinin hem tümör hücreleri hem de immün hücreler tarafından ifade edildiği gözlenmiştir. PD-L1 ekspresyonu, meme kanserinde hormon reseptör negatifliği, yüksek histolojik grad ve yüksek düzeyde TIL (tümör infiltrasyonu lenfosit) sayısı ile ilişkilidir. Meme kanserinin alt tipleri arasında en yüksek immünojenik potansiyele sahip olanlar, tripl negatif meme kanseri (TNMK) ve HER2-pozitif meme kanseridir. TNMK'nin biyolojisi heterojendir ve bu hastalarda östrojen reseptörü (ER), progesteron reseptörü (PR) ve HER2 ifadesi bulunmaz. TNMK'de progresyonsuz sağkalım ve genel sağkalım süreleri diğer alt tiplere göre daha kısadır. TNMK, ER pozitif, HER2 negatif meme kanserinden daha immünojeniktir ve daha yüksek düzeyde mutasyon yüküne sahiptir. Bu nedenle, immünoterapi ajanları TNMK tedavisinde umut vadetmektedir. Meme kanserinde immünoterapi ile ilgili çalışmalar hala devam etmektedir, ancak immün kontrol noktası blokajının erken aşamalarda klinik aktivite gösterdiği ve güvenli olduğu görülmektedir.(AI)
Atıf Sayısı :