Bu bölümde, kanser baskılayıcı genlerin önemi ve işlevi üzerinde durulmaktadır. Hücre bölünme döngüsünün kontrol noktalarıyla düzenlendiği ve karsinogenezisin kontrolsüz hücre bölünmesi olarak tanımlandığı belirtilmektedir. Tümör baskılayıcı genlerin aktivitesiyle ilgili ilk çalışmaların 1969 yılında başladığı ve retinoblastom çalışmalarıyla ilk tümör baskılayıcı genin tanımlandığı ifade edilmektedir. Kanser baskılayıcı genlerin inaktivasyonunun genin her iki kopyasının kaybedilmesiyle ortaya çıktığı ve onkogenlerin etkisiyle karsinogenezisin gerçekleştiği vurgulanmaktadır. Retinoblastom, RB1 geninin mutasyona uğraması sonucu ortaya çıkan nadir bir göz tümörüdür. RB1 geninin hücre döngüsü regülatörü olan pRB'nin fonksiyon kaybıyla retinoblastom oluştuğu belirtilmektedir. P53 geni ise kanser baskılayıcı olarak bilinmekte olup, DNA hasarı ve diğer stres faktörleriyle aktive olarak anormal hücreleri ortadan kaldırmaktadır. P53'ün hücre döngüsündeki kontrol noktalarında önemli bir rol oynadığı ifade edilmektedir. Bu bölümde, retinoblastom ve P53 genlerinin kanser gelişimindeki önemi üzerinde durulmaktadır.(AI)
Atıf Sayısı :
