Bu bölümde, su ürünleri yetiştiriciliğinde probiyotik mayaların önemi ve özellikleri üzerinde durulmaktadır. Mayalar, solungaç, deri, ağız, dışkı ve bağırsaklardan izole edilebilen birçok farklı balık türünde bulunmaktadır. Balık bağırsağındaki maya miktarı değişkenlik göstermekle birlikte genellikle bağırsak içeriğinin %107'sini oluşturmaktadır. Askomiset ve Basidiyomiset maya ailelerinin farklı türleri balık bağırsaklarından izole edilebilmektedir. Bazı deniz balıklarının bağırsak mikroflorasında Metschnikowia zobelii, Kloeckera apiculata ve Debaryomyces sp. gibi türlerin önemli ölçüde fazla olduğu belirlenmiştir. Mayalar, probiyotik bakterilerden daha fazla fizyolojik özellik taşımaktadır. Maya hücreleri, bakteri hücrelerinden yaklaşık olarak yüz kat daha büyük olduğu için daha düşük miktarlarda yeme ilave edilerek probiyotik etkileri görülebilmektedir. Mayalar, çeşitli enzimler üretebilir ve poliaminler salgılayarak balık larvalarının sindirim sisteminin olgunlaşmasına yardımcı olabilir. Ayrıca, bazı maya türleri ve bileşenleri, bağışıklık sistemini uyararak hastalıklara karşı direnci artırabilir. Mayaların probiyotik olarak sahip olduğu diğer özellikler arasında hücrelere tutunma ve kolonizasyon, bağışıklık yanıtını uyarma, besleme üzerinde pozitif etkiler, pH ve redoks potansiyelini değiştirme, patojenlerle rekabet etme, patojen gelişimine karşı antagonistik etki gösterme ve patojenik bakteriyel toksinlerin ve metabolitlerin inaktivasyonu yer almaktadır. Mayaların su ürünleri yetiştiriciliğinde probiyotik olarak kullanılması, balıkların sağlığını ve büyüme performansını artırabilir.(AI)