Böbrek taşları, cerrahi tedavi gerektiren durumlarda geleneksel olarak açık cerrahi yöntemlerle tedavi edilmekteydi. Ancak günümüzde, taşın lokalizasyonu, boyutu ve üriner sistemin anatomisi gibi faktörler cerrahi tedavi yöntemini belirlemektedir. Minimal invaziv yöntemlerin popülaritesinin artmasıyla birlikte, Retrograd İntrarenal Cerrahi (RIRC) yöntemi de üroloji pratiğinde daha sık kullanılmaktadır. RIRC'nin yaygınlaşmasında, LED teknolojisiyle geliştirilen ışık kaynakları, yeni nesil fleksible URS'lerin dayanıklılığı ve esnekliği, lazer teknolojisinin ilerlemesi, erişim kılıfları ve otomatik irrigasyon cihazları gibi faktörler etkili olmuştur.Avrupa Üroloji Kılavuzu'na göre, 2 cm ve üzeri böbrek taşlarının tedavisinde ilk seçenek Perkütan Nefrolitotripsi (PNL) yöntemidir. Ancak büyük taşların (>2 cm) PNL veya şok dalgalarıyla kırılmasının mümkün olmadığı durumlarda, RIRC yöntemi güçlü bir şekilde önerilmektedir.Yapılan çalışmalarda, RIRC ve PNL yöntemlerinin karşılaştırıldığı meta-analizlerde, her iki yöntemin taşsızlık oranları, ameliyat süreleri, hastanede kalış süreleri ve komplikasyon oranları açısından önemli bir fark oluşturmadığı görülmüştür. Ancak PNL sonrası postoperatif kanama riskinin daha yüksek olduğu belirtilmektedir.RIRC yöntemi, 2 cm'den büyük böbrek taşlarının tedavisinde yüksek bir taşsızlık oranı ve düşük komplikasyon oranı sunmaktadır. Yapılan çalışmalar, RIRC'nin başarılı sonuçlar elde ettiğini desteklemektedir.Ming Zhu ve arkadaşlarının yaptığı meta-analizde, PNL'nin daha yüksek bir taşsızlık oranına sahip olduğu ancak RIRC ile karşılaştırıldığında operasyon süresi ve komplikasyon oranlarında anlamlı bir fark olmadığı sonucuna varılmıştır.(AI)