Son yıllarda üriner sistem taş hastalığının tedavisinde büyük teknolojik ilerlemeler kaydedilmiştir. Eskiden açık taş cerrahileri sıkça uygulanırken, şimdi ise endoskopik aletlerin geliştirilmesiyle birlikte antegrad ve retrograd yöntemler tercih edilmeye başlanmıştır. Özellikle retrograd yöntemlerin gelişimiyle üriner sistem taş hastalığının tedavisi dramatik bir şekilde değişmiştir. Açık taş cerrahisi nadir uygulanırken, endoskopik cihazlardaki gelişmeler ve kullanılan yardımcı malzemelerdeki ilerlemeler nedeniyle açık taş cerrahisi en invazif yöntem olarak kabul edilmeye başlanmıştır. Uygun tedavi yönteminin seçilmesi, taşın boyutu, sayısı, lokalizasyonu, kompozisyonu gibi faktörlerin yanı sıra böbrek anatomisi ve hastanın durumu da göz önünde bulundurularak yapılmalıdır. Avrupa Üroloji ve Amerikan Üroloji kılavuzları, 2 cm'den küçük taşların tedavisinde ilk seçenek olarak ESWL'yi önermektedir. Ancak bazı taş tiplerinde ve 20 mm'den daha büyük taşlarda PNL tercih edilmelidir. PNL, etkin bir tedavi yöntemi olsa da ESWL ve retrograd yöntemlere göre daha yüksek morbiditeye sahiptir. Bu nedenle, taş hastalığının tedavisinde uygun tekniklerin seçilmesi büyük önem taşımaktadır.(AI)