Kemik, sabit görünümlü bir yapı gibi görünse de, aslında pek çok hücre tipi ve biyolojik süreç içeren bir yaşam döngüsüne sahiptir. Bu süreçte osteoblastlar, osteoklastlar, osteositler ve bu hücrelerin prekürsörleri gibi hücreler önemli rol oynar. Kemik sağlığının devamlılığı için sürekli bir yıkım-yapım döngüsü gereklidir ve bu sürecin ana oyuncularını, ilişkilerini ve düzenleyen etmenleri bilmek, patolojik durumları ve tedavilerin hedeflerini anlamak açısından önemlidir.Kemik remodelizasyonu, kemiğin güç ve mineral dengesini sağlamak amacıyla yıkım ve yeni protein sentezi ile devam eden bir döngüdür. Bu süreci osteositler tarafından düzenlenen ve osteoklast-osteoblast aktivitesiyle gerçekleşen bir süreçtir. Remodelizasyon, hasarlı kısımların ortadan kaldırılarak kırıklara dayanıklı kemik oluşumu için gereklidir. Bu süreç sonucunda tüm iskelet sistemi kendini yenileyebilir.Kemik yenilenmesi dört faza ayrılabilir: aktivasyon, rezorpsiyon, geri dönüş ve oluşum. Aktivasyon, osteoklast prekürsörlerinin osteoklastlara farklılaşmasını içerir. Rezorpsiyon fazı, yaklaşık 2-4 hafta süren bir süreçtir ve geri dönüş fazıyla son bulur. Oluşum fazında ise osteoklastların oluşturduğu boşluğu osteoblastlar doldurur. Kortikal ve trabeküler kemiklerde kollajen lifleri lamellar bir biçimde dizilmiştir, ancak yüksek kemik döngüsü olan durumlarda düzensiz bir biçimde dizilmiş örgü kemik oluşumu gözlenir.Kemik remodelizasyonu perimenopozal ve erken postmenopozal kadınlarda hızlanırken, ilerleyen yaşla birlikte yavaşlar. Erkeklerde ise yaşla birlikte hafif bir hızlanma görülür.Osteoklastlar, monosit/makrofaj kökenli hücrelerdir ve kemik yıkımından sorumludur. Osteoklast farklılaşması için stromal hücreler ve osteoblastlar gereklidir. RANKL ve M-CSF, osteoklast prekürsörlerinden osteoklast oluşumu ve yaşamı için gereklidir. OPG ise bu süreçte önemli bir rol oynar.Bu bilgiler, kemik sağlığı ve patolojik durumlar hakkında daha iyi anlayış sağlamak için önemlidir.(AI)