Bölüm 7, \"Kadaverik Böbrek Nakli\" başlığı altında, renal transplantasyonun hastaların yaşam kalitesini ve süresini en iyi artıran bir tedavi seçeneği olduğu belirtilmektedir. Amerika Birleşik Devletleri'nde geçerli olan kurallara göre, glomerüler filtrasyon hızı (GFR) <20 ml/dk olan hastalar transplantasyon adayı kabul edilmektedir. Türkiye'de ise renal replasman tedavisi gören hasta sayısı her geçen yıl artmaktadır. Türk Nefroloji Derneği'nin raporuna göre, 2018 yılında 3.846 hastaya böbrek transplantasyonu yapılmış ve kadavra vericiden nakil oranı %22.2 olarak belirlenmiştir. Batılı ülkelerde ise bu oran %75-80 civarındadır. Organ azlığı tüm dünyada önemli bir sorun olup, bekleme listesindeki hasta sayısı giderek artmaktadır. ABD'de ise bekleme listesindeki hasta sayısı 2015 yılından itibaren azalmaya başlamıştır. Transplantasyonun olumlu ve olumsuz yanları, medikal, sosyal ve ekonomik avantajları ve dezavantajları, canlı ve kadaverik transplantasyonun farkları, hazırlık aşamaları, ameliyat tekniği ve olası riskler gibi konular hasta ve yakınlarına detaylı bir şekilde anlatılmalıdır. Başarılı organ nakillerinin bile sonsuz süreli olmadığı ve diyalize geri dönme riski olduğu vurgulanmalıdır.(AI)