Meme kanseri, dünya genelinde kadınlarda en sık görülen kanser türüdür ve kanserden ölümlerde birinci sıradadır. Erken evre meme kanseri tanısı konulan olguların beş yıllık sağkalım oranları oldukça yüksektir. Meme kanserinin etiyolojisinde birçok risk faktörü bulunmaktadır. Bunlar arasında kadın cinsiyet, ileri yaş, erken menarş, geç menopoz, doğum yapmamış olma, geç gebelik yaşı, hormon replasman tedavisi, toraks radyoterapi öyküsü, dens meme yapısı, benign proliferatif meme hastalıkları, obezite, alkol, sigara, yüksek yağlı ve düşük lifli beslenme, düşük fiziksel aktivite gibi faktörler yer almaktadır. Meme kanserlerinin yaklaşık %10'unda genetik yatkınlık ya da aile öyküsü bulunmaktadır. Meme kanserlerinde en sık görülen genetik mutasyon BRCA1 ya da BRCA2 mutasyonudur. Meme kanserlerinin histopatolojik alt tipleri arasında invaziv duktal kanserler, invaziv lobüler kanserler, mikst duktal/lobüler kanserler ve daha nadir görülen metaplastik, müsinöz, tübüler, medüller ve papiller tipler yer almaktadır. Meme kanserleri moleküler alt gruplara ayrılarak prognozun belirlenmesi, tedavi yaklaşımının seçimi ve sistemik tedavi ya da radyoterapi yanıtının öngörülmesinde önemli bir rol oynamaktadır. Luminal alt tip en sık görülen moleküler alt gruptur ve estrojen ve progesteron reseptörü pozitif meme kanserlerini içermektedir. Luminal A ve luminal B alt gruplarına ayrılan luminal kanserler, Ki67 düzeyine göre (düşük/yüksek) belirlenen proliferasyon belirteçine sahiptir. Luminal A tümörler genellikle düşük dereceli ve iyi prognoza sahipken, luminal B tümörlerde HER2 ekspresyonu görülebilir.(AI)
Atıf Sayısı :