Bu makalede, zehirlenmelerin acil servislerde sık görülen acil durumlar olduğu ve klinik etkilerinin birçok değişkene bağlı olduğu belirtilmektedir. Zehirlenme vakalarında hastaneye başvuruda toksikasyondan şüphelenilmesinin önemli olduğu vurgulanmaktadır. Gelişmekte olan ülkelerde zehirlenme vakalarının genellikle çocuklarda kaza, erişkinlerde ise intihar girişimleri sonucu meydana geldiği ve bu durumun mortalite ve morbiditeyi artırdığı ifade edilmektedir. Zehirlenmelere yaklaşımın, resusitasyon, risk değerlendirmesi, monitorizasyon ve destek tedavi, araştırmalar, dekontaminasyon, eliminasyon, antidot tedavisi ve dispozisyon adımlarını içerdiği belirtilmektedir. Kritik zehirlenme vakalarında hastaların kapsamlı şekilde değerlendirilmesi, uygun stabilizasyon ve destekleyici bakımın ilk planda düşünülmesi gerektiği vurgulanmaktadır. Resusitasyonun, hava yolu, solunum ve dolaşımın yönetimiyle başladığı ve bazı durumlarda antidot uygulamasının resusitasyonun ilk adımı olabileceği ifade edilmektedir. Ayrıca, zehirlenmeye bağlı nöbetler, hipoglisemi ve hipertermi gibi durumların tedavisine de dikkat edilmesi gerektiği belirtilmektedir. Makalede, zehirlenmelerin yönetimindeki önemli noktaların ve tedavi adımlarının üzerinde durulmaktadır.(AI)