Bu metinde, travma sonrası stres bozukluğu ve karmaşık travma sonrası stres bozukluğunu tanımak üzerine bir inceleme yapılmaktadır. Ruhsal travma, bireyin başa çıkma mekanizmalarının sınırlarını aşan, uyum sağlama sürecini etkileyen ve olağan yaşamın dengesini bozan olaylar olarak tanımlanmaktadır. Travmanın oluş biçimi, zamanı, şiddeti, kaynağı ve bireyin olay hakkındaki yorumları, travma olarak değerlendirilme riskini etkileyen faktörlerdir. Araştırmalar, kadınların %51-64 ve erkeklerin %60-73 oranında hayatlarının bir döneminde travmatik bir olaya maruz kaldıklarını göstermektedir. Ruhsal travmalar, irritable barsak sendromu, fibromiyalji, gerilim tip baş ağrısı gibi psikosomatik sendromlarla ilişkilendirilmiştir. Ayrıca, ruhsal travmaların bazı ruhsal bozuklukların belirti şiddetini etkileyebileceği ve ruhsal travma geçmişi olan bireylerin yaşam kalitesinin olumsuz etkilendiği belirtilmektedir. Travma sonrası stres bozukluğu, ruhsal travmanın ardından bir ay geçmesine rağmen devam eden aşırı uyarılmışlık, yeniden yaşantılama, hatırlatıcılardan kaçınma ve küntleşme gibi belirtilerle karakterize bir ruhsal bozukluktur. Bu belirtiler depresyon ve yaygın anksiyete bozukluğu gibi diğer ruhsal bozukluklardan ayırt edilmelidir. TSSB hastalarının muayenesi sırasında dikkatli olunmalı ve uygun tedavi yöntemleri uygulanmalıdır.(AI)