Apandisit, apendiksin iltihaplanması durumudur ve dünya genelinde acil karın cerrahisi için en sık endikasyonlardan biridir. Apendiksin anatomik yeri, Leonardo da Vinci tarafından 15. yüzyılda tanımlanmıştır. Ancak, ilk anlaşılabilir apandisit raporu 1711 yılında Alman cerrah Lorenz Heister tarafından kaydedilmiştir. Apandisitin patofizyolojisi ve akut karın sendromlarındaki rolü, 1886 yılında Reginald Fitz tarafından apandisit teriminin yazıldığı ve erken cerrahi müdahalenin uygun tedavi olduğunu savunduğu zamana kadar uzanmaktadır. Charles McBurney, erken laparotominin apandisit için uygun tedavi olduğunu önermiştir. İlk başarılı laparoskopik yaklaşım ise Kurt Semm tarafından tanımlanmıştır.Apendiks, çekumun tabanında, taenia coli'nin çekumda birleştiği ileoçekal valv'in yakınında bulunur. Ortalama olarak 9 cm uzunluğundadır ve çekuma açılan bir orifise sahiptir. Apendiks, gerçek bir divertikül olan çekumun bir uzantısıdır. Apendiksin duvarı, kolonik duvarın tüm katmanlarını içerirken, edinsel divertiküler hastalığın aksine, apendiks duvarı enterik duvar katmanlarının bir tabakasının çıkıntısından oluşur. Apendiksin anatomik pozisyonu değişebilir, bu da ağrının yeri ve klinik muayene bulgularının farklılaşmasına neden olabilir.Apandisit, gelişmiş ülkelerde en sık görülen akut karın tablosudur. En sık olarak yaşamın ikinci ve üçüncü yıllarında görülür ve 10-19 yaş grubunda en yüksek insidansa sahiptir. Erkekler, kadınlara göre daha yüksek risk altındadır. Daha az gelişmiş Afrika ülkelerinde ise apandisit oranları daha düşüktür.Akut apandisit, akut, gangrenöz veya perfore olarak sınıflandırılır. Apendiks duvarının inflamasyonu, lokalize iskemi, perforasyon, abse gelişimi veya genel peritonit gelişimi ile sonuçlanır. Klasik hipoteze göre, apendiks lümeninin tıkanması intralüminal basınç artışına neden olur.(AI)
Atıf Sayısı :