Antikoagülanlar, kan pıhtılaşmasını önleyen ve sıkça kullanılan tıbbi ilaçlardır. Bu ilaçlar arasında heparinler, kumarinler ve asetil salisilik asit gibi antiplatelet ilaçlar bulunur. Son yıllarda ise yeni ve sentetik antikoagülan ajanlar piyasaya sürülmüştür. Bu ajanlar farklı kimyasal yapıya sahip olup pıhtılaşma sürecinde etki gösterir. Ancak, bu ilaçlar aşırı duyarlılık reaksiyonlarına neden olabilir. Bu reaksiyonlar genellikle nadir görülse de, ortaya çıktıklarında hastaların yönetiminde önemli bir etkiye sahiptir. Bu bölümde, özellikle direkt faktör Xa inhibitörleri ve direkt trombin inhibitörleri gibi yeni antikoagülan ajan sınıflarına odaklanarak, bilinen aşırı duyarlılık reaksiyonları ve yaklaşımı tartışılmaktadır. Heparinler, tromboembolik bozuklukların tedavisinde ve profilaksisinde kullanılan önemli antikoagülanlardır. Heparinlerin yan etkileri genellikle kanamalar olup, nadir durumlarda aşırı duyarlılık reaksiyonları da görülebilir. Bu reaksiyonlar genellikle deri lezyonları şeklinde ortaya çıkar. Risk faktörleri arasında obezite, uzun süreli antikoagülan tedavi, önceden heparin maruziyeti ve genç yaş bulunmaktadır. Heparinlerin genellikle kadınlarda daha sık yan etkilere neden olduğu gözlemlenmiştir. Aşırı duyarlılık reaksiyonları genellikle tip IV (gecikmiş tip hücresel) ve tip II (antikora bağlı sitotoksisite) reaksiyonlarıdır. Odaklanılan reaksiyonlar arasında gecikmiş tip kutanöz reaksiyonlar, heparinle ilişkili trombositopeni ve ani aşırı duyarlılık reaksiyonları bulunmaktadır.(AI)