Kardiyojenik şok, kalp debisinin düşmesiyle ortaya çıkan ve hayati organların yetersiz kanlanması ve doku hipoksisine neden olan bir durumdur. Bu durum genellikle sol ventrikül disfonksiyonlu akut miyokart enfarktüsüne bağlı olarak gelişir. Kardiyak debinin azalması, kalp kaynaklı bir patolojiye bağlı olarak ortaya çıkar ve miyokart, kalp kapakçıkları, kardiyak ileti sistemi veya perikart kaynaklı pek çok hastalık neden olabilir. Klinik olarak, sıvı tedavisine yanıt vermeyen kalıcı hipotansiyon belirgin bir özelliktir. Kardiyojenik şokun prevalansı ve etiyolojisi zamanla değişebilir, ancak hala akut koroner sendrom en sık neden olarak kabul edilir. Kardiyojenik şok, hastaların %2-5'ini oluşturur ve yoğun bakım ünitelerinde sık görülür. Hastane içi mortalite oranı yüksektir ve ölümlerin çoğu başvurunun ilk 24 saati içinde meydana gelir. Kardiyojenik şokun patofizyolojisi genellikle miyokardiyal kontraktilite depresyonuna ve düşük kan basıncına bağlıdır. Bu durum genellikle koroner iskemi ile ilişkilidir ve sistemik vazokonstriksiyon ile sonuçlanır. Düşük kalp debisine bağlı olarak hipoperfüzyon gelişir ve özellikle ilk 60 gün içinde hastaların çoğu kaybedilir.(AI)