Kalp yetersizliği, kalbin vücudun ihtiyaç duyduğu kan akımını sağlayamaması sonucunda ortaya çıkan bir klinik sendromdur. Bu durum, kalbin normal dolum basınçlarında veya yüksek dolum basınçlarına rağmen yeterli kan akışını sağlayamamasıyla karakterizedir. Kalp yetersizliği, yetişkin popülasyonunun yaklaşık %2.5'inde görülürken, Türkiye'de bu oranın daha yüksek olduğu tahmin edilmektedir. Kalp yetersizliği, özellikle yaşlı popülasyonda hastaneye yatış nedenlerinin en yaygınıdır ve sağlık hizmetlerine önemli bir mali yük getirmektedir. Bu durumun artmasının nedenleri arasında ise yaşam süresinin uzaması, daha iyi tedavi olanaklarının sağlanması ve risk faktörlerinin artması yer almaktadır. Kalp yetersizliği, çeşitli nedenlere bağlı olarak ortaya çıkabilir ve sol veya sağ taraflı, akut veya kronik, sistolik veya diyastolik fonksiyon bozukluğu şeklinde sınıflandırılabilir. Diyastolik kalp yetersizliği, kalp yetersizliğinin belirti ve semptomlarının görüldüğü ancak ejeksiyon fraksiyonunun normal olduğu bir sendromdur. Bu durum özellikle ileri yaş hastalarda giderek artan bir klinik durum haline gelmiştir. Diyastolik kalp yetersizliği, özellikle belirgin sistolik disfonksiyon olmayan hastaları tanımlar.(AI)